20 Şubat 2015 Cuma

TRABZONSPOR SEZONU KAPATTI

Trabzon yönetiminin haklarını savunmasını, aramasını takdir ederim, ancak dün de görüldü ki bu hak arama süreci boyunca takımı oldukça ihmal etmişler. İbrahim başkan hakem aramalarıyla, basına demeç vermelerle, oyuncu transferi için ülke ülke dolaşmasıyla gündemde kalmayı başarırken takımın ne oynadığıyla aynı oranda ilgilenmeyince takım böyle önemli bir maça sahaya 18 yerine 14 oyuncuyla çıkmak zorunda kaldı.
Ersun hoca oyun tarzıyla oldum olası zaten Avrupa kupalarına uygun değildi. Kariyerinde ki Gençlerbirliği tezadını bir yana koyarsak hücum etmesi gereken hiç bir eşleşmeyi lehine çeviremediğini görürüz. Onun çalıştırdığı takımların turu geçebilmesi için rakibin ciddi defolarının olması gerekir. Karşısında ise Şampiyonlar ligi şampiyonluğu bulunan bir hoca ve İtalya liginde ilk 3'te yer alan bir takım olunca o defolar Ersun hocanın çalıştırdığı takımlarda ortaya çıkıyor.
Takımın eksik olduğunu dün ki yazımda söylemiştim ama ilk 18'e koyacak adam bulamayacağı aklıma gelmemişti. Tüm eksiklere karşın Ersun hocanın oyun dizilişini doğru bulmak mümkün değil. İki haftadır formasına uzak Bosingwa'nın iyileşip takıma dönmesi iyi de neden stoper yerine sağ bekte değildi bilmiyorum. Onun yerine sağ bek oynayan Fatih ATİK amatör topçudan halliceydi. Hele 85'te yaptığı penaltı komik ötesiydi. Taça giden topa yetişmek uğruna ceza sahasında ki rakibi çekip indirmek ne demek ! ömrümde böyle bir futbol salaklığı görmedim. Ayrıca iki sene önce Fenerbahçe'nin elinden alınan Soner'in de maç boyunca hiçbir şey yapmadan oradan oraya dolanıp durduğunu söylemeliyim. Savunma anlamında ciddi sıkıntı olan Soner hücumda da etkisiz olunca sahada bulunma manası kalmıyor. Nitekim daha önce bu seviyelerde Fenerbahçe ile denenmiş ve başarılı olamayacağı anlaşılmış Özer'in durumu da farklı değildi. Devre arasında büyük umut ve sansasyon ile transfer edilen Erkan ise Beşiktaş'ta yarım devre denenmiş ve başarısız olmuştu. Yani demek istediğim Ersun hocanın dün sahaya çıkardığı ve başarı beklediği kadro daha önce denenmiş ve başarısız olmuş isimlerden kuruluydu.
Benitez'in rotasyon seven bir hoca olduğunu bilmeyen yok. Dünde zaman zaman yedek bıraktığı Callejon'u yine yedek soyundurarak benzer bir hamle ile başladı. Ancak maç sandığından 10 kat kadar daha kolay geçince o da Callejon'u oyuna sürerek rövanşı iyice tatile çevirmeye çalıştı ve başardı da.
Higuain kariyerinin en iyi döneminde bile birebiri olan bir futbolcu olmadı. Çok iyi bir bitirici, çok iyi olmasa da iyi bir pasördür ama birebirde adam geçme, topla koşu yapmak onun özellikleri arasında son sırada ancak yer alır. Ancak dün ilk yarının sonlarına doğru skorun verdiği rahatlıkla olsa gerek öyle bir toplu koşu yaptı ki. Savunmada kimse olmasa ancak bu kadar zorlanırdı. Trabzon'un bu halini görmek içimi acıttı resmen.
Son sözüm de Ersun hocaya olsun. Tamam kabul ediyorum eksikler çoktu, takımı da sen kurmadın, hatta bu maça 14 kişiyle çıkmak zorunda kalmanı bile anlayabilirim. Ancak maç 0-3 olmuş rakip senin sağ bekinin tarihe geçecek bir salaklığıyla penaltı kazanmış. Orta sahadan Soner'i çıkarıp Zeki'yi oyuna almanın manası nedir?  Takım devre arasına giderken 0-3 gerideydi zaten niye o zaman yapmadığın değişikliği 85.dakikada yapıyorsun? Daha da vahimi 4.gol sonrasında yaşandı. Ersun hoca bakın bu oyunun kabahati benim değil de bu çıkardığım oyunculara bulun diye basına ve kamuoyuna üç oyuncusunu hedef gösterdi. Ve 90+2. Dakikada Özer'in yerine Musa ve kaçan penaltıyı yapan Fatih'in yerine Salih'in girmesi ile operasyon tamamlandı.
Sene başında 20'den fazla transfer yapan devre arasında da elini korkak alıştırmayan Trabzon koskoca bir sezonu ve hedeflerini çöpe attı. Tebrik ederim...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder