29 Nisan 2014 Salı

AVRUPA TAHMİNLERİ

MÜNİH REAL MAÇINI REAL KAZANIRSA MÜMİN, BERABERE BİTERSE ONUR,
JUVENTUS BENFİCA MAÇINI BENFİCA KAZANIRSA MÜCAHİD,
VALENCİA SEVİLLA MAÇINI SEVİLLA ALIRSA MÜCAHİD
SÜRPRİZ BİLEREK 2 PUAN KAZANACAKLAR...

28 Nisan 2014 Pazartesi

31. HAFTA TAHMİN SONUÇLARI

ŞAMPİYONUN BELLİ OLDUĞU HAFTANIN EN İYİSİ AÇIK FARKLA 10 PUAN TOPLAYAN VE ALFABETİK DE OLSA 1 BASAMAK YÜKSELEN MESUD ABİM OLDU TEBRİK EDERİM.
DİĞER YANDAN LİDERLİK MÜCADELESİNDE NEZİH ABİ 2 PUAN GERİDEN GELEREK 1 HAFTADA 2 PUAN FARK ATTI AYRICA TEBRİK GEREKİR.
HAFTANIN KÖTÜSÜ İSE 1 PUAN TOPLAYA BİLEN ONUR OLDU. SIRALAMADA HAKNUR'UN GERİSİNE DÜŞEN ONUR 4. SIRADA.
HAFTA İÇİ AVRUPA MAÇLARI VAR PROGRAMI BUGÜN ATARIM KOLAY GELSİN

25 Nisan 2014 Cuma

31. HAFTA TAHMİNLERİ

G.BİRLİĞİ - BURSA MAÇINI BURSA KAZANIRSA MÜMİN,
TRABZON - G.ANTEP MAÇINI ANTEP KAZANIRSA ONUR,
LİVERPOOL - CHELSEA MAÇINI CHELSEA KAZANIRSA MESUD ABİM,
KONYA - AKHİSAR MAÇI BERABERE BİTERSE ONUR,
F.BAHÇE - RİZE MAÇI BERABERE BİTERSE MESUD ABİM,
SİVAS BEŞİKTAŞ MAÇINI BEŞİKTAŞ KAZANIRSA MÜMİN,
ELAZIĞ - GALATASARAY MAÇI BERABERE BİTERSE NEZİH ABİ
SÜRPRİZ BİLEREK 2 PUAN KAZANACAK.

AVRUPA TAHMİN SONUÇLARI

HAFTANIN İYİSİ 3 PUAN TOPLAYAN MÜMİN (BEN) OLDUM. HAFTANIN KÖTÜSÜ İSE 1'ER PUAN DA KALAN NEZİH ABİ VE MELİK ABİM OLDU.
HAKNUR ŞAMPİYONLAR LİGİ TERCİHİNİ ELENEN BARÇA'DAN SONRA B.MÜNİH OLARAK DEĞİŞTİRDİ. MESUD ABİM İSE AVRUPA LİGİ TERCİHİNİ ELENEN PORTO YERİNE BENFİCA'YI SEÇEREK DEĞİŞTİRDİLER. DOĞRU TAHMİN ETMELERİ DURUMUNDA 3'ER PUAN KAZANACAKLAR...

24 Nisan 2014 Perşembe

YARI FİNAL İLK MAÇLARI



İki gün iki üst düzey maç izledikten, üstelik kendi ligimizin kalitesizliğinden bu kadar yakındıktan sonra bu iki maç için bir şeyler yazmamak olmazdı. Salı gününe dönecek olursak
Atletico Madrid - Chelsea
Maç öncesi beklentim Chelsea'nin gerek Galatasaray gerekse PSG deplasmanlarında ki kötü oyunu sonucu A.Madrid'in tek farklı da olsa galibiyetiydi. Ancak maç öncesi Chelsea'nin kadrosunu görünce Mourinho'ya olan bütün saygımı yitirdim. Toplamda 9 tane savunma odaklı oyuncuyla sahaya çıkan Mourinho takımı tamamen gol yememek için sahaya çıkarmıştı. Kalede Cehc, defans dörtlüsü Azpili, Cahill, Tery, A.Cole orta sahada savunmacı Lampard, Obi Mikel, D.Luiz (Aslında stoper) ve azıcık iki yönlü sayılabilecek Willian önlerinde ise koşucu Torres. Bu kadro ile bir takımın gol atması için Torres mucizesi lazım ve yahut duran topta bir şans golü. Tüm bunlarda olmayınca Chelsea sanki ilk maçta yakaladığı şansı kullanmaya çalışan küçük takım gibi sadece savunma yaptı. Şampiyonlar ligi yarı finalinde bu denli bir savunma anlayışı içinde olmak oyunun bütün zevkini öldürdü.
İnter'deyken Barça'ya karşı da buna benzer bir savunma takımı kurmuştu ancak o maçtan önce 3-1'lik bir avantajı vardı ve onu korumaya çalışıyordu. Ama bu kez sadece avantaj yakalamak için savunma yapmak şık olmadı.
Atletico'ya gelince takım sakatlıklar sebebiyle ideal kadrosuyla çıkmamıştı ancak rakip bu kadar savunma takımı olunca ister istemez oyun Chelsea yarı sahasında oynandı. Simeone belki iyi gününde olmayan Tery ve Cahill'in savunmasında kaybolan D.Costa'nın yanına D.Villa'yı daha erken yollayabilirdi ancak yiyebileceği olası bir golden endişe etmiş olsa gerek.
Bizim açımızdan ise Arda'nın Diego'nun yerine girdiği andan itibaren oynanan daha tehditkar oyun, Barça maçının iyilerinden Diego maça Costa'nın yanında ikili olarak başladı ancak daha fazla şut atması gerekirken o bir adım daha geriye çıkarak oyunu yönlendirmek istedi. Yada kalabalık defans hattından kaçarak nefes almaya çalıştı. Arda ise oyuna girdiğinden itibaren Raul Garcia'yı Costa'nın yanına yollayarak sağ tarafa yakın oynadı. Fena da oynamadı hani. Maçın doğru düzgün tek pozisyonunda D.Costa müsait durumda kafayı kalecinin kucağına değil de köşeye vurabilse az da olsa avantajı Madrid'e getirecekti.
Bu eşleşmenin galibi kim olursa olsun anti futbol anlayışı ile oynayan Mourinho'ya karşı daha görsellik barındıran Simeone'nin oyunu tercih ederim.
Rövanş için şimdiden ne söylesek boş ancak öngörüm daha önce Londra'ya avantajla giden takımlar hüsranla döndü ancak Madrid bu kez skor korumak için çıkmayacak bu onlara az da olsa bir avantaj sağlayabilir çeyrek finalde skor korumak için çıkan PSG'nin ne hallere düştüğünü hatırlarsınız.
Real Madrid - Bayern Münih
Salı günü beklentiler bu kadar boş çıkınca bu sefer daha büyük beklenti Çarşamba gününe kaydı. İki futbol oynamaya çalışan takımın maçında bu kez dominant olan deplasman takımı Bayern'di. Guardiola Barça günlerinden alışkın olsa gerek takımını önde kurdu. İlk 10 dakika Madrid'i hiç çıkarmadı. 18. Dakikada ise Bayern gole en çok yaklaştığı anda ise golü kalesinde gördü.
Münih'in atağında kendini kaleye siper eden Pepe seken topu alan Xabi hızlı atağı başlatan İsco Ronaldo'nun güzel pasına hareketlenen Coentrao ve Coentrao'nun harika pasını boş kaleye gönderen Benzema ile kontra atak dersi verdi resmen. Devrenin devamında da buna benzer 2 pozisyon daha oldu. Ronaldo çok daha müsait pozisyonda kaleyi bulamadı ve Di Maria çaprazdan topu tavana asmak isterken tribüne gönderdi. Münih için ise o kadar baskılı oynamasına karşın sadece maçın sonunda Götze ile müsait durumda topu Casillas'a nişanladı.
Topa sahip olmada Münih maç boyunca %65'lerde olmasına karşın aradığı müsait pozisyonlara ulaşamadı. Bunda şüphesiz sağ tarafta Robben'in sağladığı katkının yarısını bile gösteremeyen Ribery'nin durgunluğunun payı büyüktü. Robben'i gördük ki bu seviyede bile ne kadar etkili olabiliyor ancak Ribery için açık alan olmadığında bu kadar sıradanlaşması ilginç. Sonunda Guardiola'da dayanamadı ve yerine Götze'yi oyuna sürdü. Dünyanın en iyi sağ bek listesine ilk 3'ten en iyi sol bek listesine ise ilk 5 içinde yer alabilecek kadar yetenekli P.Lahm'ı ön libero olarak oynatan Guardiola'nın yanlış tercih yaptığını anlayıp oyuna Martinez'i sürerken Rafinha'yı alıp Lahm'ı sağ beke çekmesi geç ama doğru bir hamle oldu.
Madrid'te Carvajal'in iyi Di Maria'nın tehditkar oyunu seyirlikti, Modric ise başka bir seviyede oynuyor. Tottenham'da oynarken 10 numara pozisyonunda oynarken Madrid'e gelince bir adım daha geriye gidip daha komple bir oyuncuya dönüştü. Bu sezonun yıldızlarından birisi oldu bile.
İkinci maç için ise bence avantaj hala Münih'te evinde bu kez kazanacaktır. Ancak tur için yeterli olur mu? Bakalım görelim. Bu kez Ntv yayınlayacak Chelsea maçını ise Türksat'tan izlemeye çalışacağız. Arapça spiker çok kafa yoruyor ama hiç yoktan iyidir.
Bugün Uefa yarı finalleri var. Benfica Juve eşleşmesinde favorim ev sahibi ancak Sevilla - Valencia maçıyla ilgili aklımda hiç bir şey yok sadece Sevilla'nın evinde daha coşkulu oynadığı aklımda kalmış.

22 Nisan 2014 Salı

AVRUPA KUPALARI TAHMİNLERİ

REAL MADRİD - B.MÜNİH MAÇINI MÜNİH KAZANIRSA MÜCAHİD,
SEVİLLA - VALENCİA MAÇINI VALENCİA KAZANIRSA ONUR
SÜRPRİZ BİLEREK 2'ŞER PUAN KAZANACAK...

FUTBOLUN ÇİVİSİ ÇIKTI



Türkiye ligini seyretmek hepten zor geliyor artık. Geçen hafta içi Bursa karşısında Galatasaray'ın kollanmasının üzerinden 3 gün geçmedi ki başka bir hakem sözde Türkiye'nin en iyi hakemi Cüneyt ÇAKIR net bir pozisyonda faturayı kesiverdi. Senaryo devam ediyor, herkesi mutlu etme çabası var. Pastanın büyük dilimi Fenerbahçe'ye şampiyonluk, küçük dilim Beşiktaş'a ikincilik ve Şampiyonlar ligine direk katılım, daha küçük bir dilim Galatasaray'a lig üçüncülüğü ve Türkiye Kupası, son bir ısırık ise Trabzonspor'a lig 4.lüğü ile Avrupa ligi yolu.
İşte tam da bu yüzden kimse durumundan memnun değil her şey sanki bir el tarafından yönetiliyor.
Fenerbahçe maçında Emre'ye atılan tekmelerin haddi hesabı yok, hatta Veli bir pozisyonda baktı ki ses çıkaran yok resmen kafa attı. Ancak o da sorun olmadı. Mehmet DEMİRKOL'un dediği gibi herhalde Emre'ye vurmak serbest çünkü Galatasaray maçında da Beşiktaş maçında da vuran iten alay eden kim olursa olsun gerekli cezayı almadı. Emre'nin sevimsiz bir çocuk gibi davranmaya devam ettiğini unutmuş değilim. Ama konudan bağımsız.
Dün oynan Antalya Sivas maçının özetini izleyebildim. Genç Semih 30 metreden çok güzel bir gol attı. Ama golün santrasından hemen sonra Sivas'lı Ziya'ya hiç gereği yokken taç çizgisinin hemen önünde arkadan çift daldı. Bu kadar gaddarca bir hareketi kariyeri boyunca görmemiştim. Hakem ne mi yaptı. Fırat AYDINUS'UN hastalığı sebebiyle maçı yöneteceği son anda belli olan Çağatay ŞAHAN rezil bir kararla sarı kart ile geçiştirdi. Eminim çok daha masum görünen pozisyonlar da bile kırmızı kart konusunda tereddüt etmeyen Fırat hoca olsaydı daha sağlık ekibi sahaya girmeden Semih soyunma odasında duşunu alıyor olurdu.
Maçı Sivas hakkı ile 1-2 kazandı. Antalya seneye 1.lig yolunda Kayseri ile birlikte yol alacak gibi duruyor. Sezon içinde hoca değiştirmesi doğru bir karardı ancak takımı kısıtlayan Samet AYBABA'dan sonra Fuat ÇAPA gibi Erciyes'i düşürmeyi neredeyse başaran bir hoca ile anlaşmak yanlış tercihlerin ağa babası oldu. Fuat ÇAPA'DA Erciyes'ten sonra Antalya'yı da düşürerek zor bir işi başaracak gibi duruyor. Haftaya Kasımpaşa deplasmanına gelecek Antalya'nın işi zor Kasımpaşa Avrupa ligine katılma konusunda oldukça istekli gözüküyor.
Avrupa'da Liverpool harika bir sezonu taçlandırmaya doğru gidiyor. Bu hafta da küme düşme hattında ki Norwich'i deplasmanda 2-3 yendiler. Takipçileri Chelsea evinde mağlup oldu. City ise dün oynadı ve 3-1 kazandı. Maç eksiği ile ligde 3. Sıradalar eksik maçını da kazanırlarsa 2.sıraya yükselecekler. Bu hafta pazar günü yılın maçı var Liverpool evinde Chelsea'yi ağırlayacak kazanırsa şampiyon...
İspanya liginde de A.Madrid zorlansa da kazanmaya devam ediyor. Bugün Chelsea ile oynayacakları için maçlarını Cuma günü oynadılar. Haftaya ise Valencia deplasmanına gidecekler kazanırlarsa onlarında işleri kolaylaşıyor. Birde D.Costa'yı gol kralı yapacam diye kim penaltıcı yaptıysa kafasına tüküreyim, adamın sağlıklı penaltı attığını görmedim daha. Barça tat vermemeye devam ediyor. Evlerinde Bilbao karşısında geriye düşmesine karşın kötü oynayarak kazandılar. Messi bir gol attı ancak tadı tuzu yok.
Hafta içi maçlarında ise Ronaldo oynarsa Madrid Bayern'i geçer, Chelsea maçında ise Hazard fark oluşturacak bir adam oynarsa Chelsea istediğini alır.
Avrupa liginde ise final gibi maç oynanacak Benfica ile Juventus eşleşmesinde turu geçen kupayı alır.

30. HAFTA SONUÇLARI

NERDEYSE 8 AYDIR DEVAM EDEN OYUNUN İLK FİRESİNİ VERDİK. MUSTAFA ABİM PAZARTESİ, CUMA 4 GÜNDE 1 TAHMİN VERME TEMPOSUNA DAYANAMADI VE AYRILDI. HATIRASI HEP BİZİMLE YAŞAYACAK... :D
HAFTA BOYUNCA SÜRPRİZLER YAŞANDI. İLK 4 MAÇI 1'DEN FAZLA BİLEN KİŞİ ÇIKMADI. İLK MAÇI KİMSE BİLEMEDİ. İKİ MAÇI SADECE 2 KİŞİ BİLDİ.
BÖYLE BİR HAFTADA NEZİH ABİ EN DÜŞÜK PUANINI ALARAK 1 PUANDA KALDI VE LİDERLİĞİ YANİ EMANETİ DEVRETTİ...
HAFTANIN EN İYİSİ BÖYLE ZOR BİR HAFTADA 6 PUAN TOPLAYAN HAKNUR OLDU. TEBRİK EDERİM
HAFTANIN KÖTÜSÜ İSE 1'ER PUAN TOPLAYAN NEZİH ABİ VE MESUD ABİM OLDU. ÜSTELİK ALDIKLARI 1 PUANI AYNI MAÇTA KAZANDILAR.
BUGÜN ŞAMPİYONLAR LİGİ VAR HERKESE KOLAY GELSİN...
SIKILANLAR OLDUYSA AZICIK DAHA DAYANIN BİTİYOR AZ KALDI...

19 Nisan 2014 Cumartesi

30.HAFTA MAÇLARI

MUSTAFA ABİM OYUNUMUZDAN KENDİ İSTEĞİ İLE AYRILMIŞTIR...
GECİKME İÇİN ÖZÜR DİLERİM SAĞLIK İLE İLGİLİ SORUNLAR VARDI...
G.ANTEP G.BİRLİĞİ MAÇINI GENÇLER KAZANIRSA MÜCAHİD,
AKHİSAR KAYSERİ MAÇI BERABERE BİTERSE HAKNUR,
GALATASARAY KASIMPAŞA MAÇINI KASIMPAŞA KAZANIRSA ONUR,
RİZE KONYA MAÇI BERABERE BİTERSE NEZİH ABİ,
ANTALYA SİVAS MAÇI BERABERE BİTERSE MELİK ABİM,
SÜRPRİZ BİLEREK 2 PUAN KAZANACAKLAR

17 Nisan 2014 Perşembe

SANKİ HEPSİ BİR SENARYO



Türkiye'de ki futbol dünyası artık tiyatro gibi oldu. Sanki izlediğimiz şeyi birileri daha önce yazmış, kurgulamış ve oynatıyor biz de her şeyden habersiz olan biteni izliyor ve kazanan taraftaysak seviniyor, kaybeden tarafta isek bu kez üzülüyoruz. Ama zaten birileri bunu daha önceden biliyordu.
Bu yazıyı sadece dün ki Bursa Galatasaray maçında ki rezil hakem performansından dolayı değil, bütün sene boyunca hatta malum 3 temmuz sürecinde ki maçları da düşünerek yazıyorum. Arada farklar yok değil tabii o zamanlar hakemler bir figür değildi ancak şimdilerde bizzat müdahale edilmek istenen maçlarda hakemler en güvenilir manipülasyon aracı olmuş durumda. Adil olmayan kararlar, yanlış atamalar sahada ki hakem sayısının artmasına karşın görmedim bahanesine sığınan insanlar, her şeyi biraz daha netleştiriyor.
Eskiden futbolu çok severdim, Fenerbahçe önemli bir maç kazandıktan sonra yorumları okuyabilmek için 7-8 tane gazete aldığımı bilirim. Şimdilerde ise hafta sonu oynanacak Beşiktaş derbisini statta izleyebilme fırsatım varken ayağım gitmedi. Belki Fenerbahçe maçı kazanıp şampiyonluğunu ilan edecek ama benim içimden maçı izlemek gelmedi (belki de maçın senaryosunu önceden tahmin edebildiğim için) evimde digitürk olmadığından maçı izlemek için 15 dakikalık mesafede ki baba evine gitmek bile zor geliyor bazen. O kadar soğudum futboldan.
Maçtan sonra Tv8'i açtım gerçek futbol izleyeyim diye, sonu baştan belli olmayan pas hatalarının değil güzel pasların sonucu belli ettiği bir maç izleyeyim diye. Beklentim ölçüsünde keyif vermedi ama bizimkilerden daha iyi oldukları kesin. Maçın tatsız olmasının en önemli sebebi ise Ronaldo'nun sakatlık sebebiyle tribünde oluşu ve Messi'nin bilinmez bir gerekçe ile sahada olup da maçta olmayışı oldu. Maçın en güzel hareketi ise Bale'in 85. Dakikada 55metre depar atıp topu olmayan kalecinin altından filelere göndermesi oldu. Barça'nın bu seviyede bu kadar vasat bir kaleci ile oynaması komik. Bir takım düşünün ki önde Messi, Fabregas, İniesta arkada Bartra ve Pinto nasıl bir tutarsızlıktır.
Madrid'de ise Benzema Çeçen sakallarıyla giderek daha iyi oynamaya başladı. Dün ilk golde ki asisti ve maç içinde ki etkinliği göz okşayıcıydı. İki hafta önce ligde 2 maç üst üste kaybeden Real 3.sıraya gerilerken bu kez benzer bir duruma düşen Barça oldu. Hem ligde hem Avrupa'da şansları kalmamışken birde kupadan oldular seneyi kupasız kapatmaya koşar adım gidiyorlar. Tek beklentim son hafta Real'i şampiyon yapmamak için Atletico deplasmanında yatmaları olacak.
Bizde ki futbol dünyasının düzelmesi için ise başta Aziz YILDIRIM olmak üzere Demirören'den, Hacıoğmanoğlu'ndan, eyyamcı, tetikçi hakemlerden masum gibi duran ama olmayan ortalığı karıştıran basın mensuplarından kurtulmak lazım. Ama bunlar olmayacağına göre ben izlemeyi yavaş yavaş bırakayım daha kolay.

Avrupa'da ligler çok keyifli her zaman izleme şansım olmuyor ama Liverpool ve Atletico'nun şampiyon olabilirliği beni heyecanlandırıyor.

Son olarak Galatasaray'ın ikinci golünde ki penaltı pozisyonunda topun İbrahim'in eline çarptığını ben gördüm diyerek üstüne basa basa vurgulayan İlker MERAL isimli hakemin acilen bir göz doktoruna görünmesi gerekmektedir. Hep söylediğim şeydir "Bir hakem göremedim, önüm kapalıydı, başka bir şeye bakıyordum" dese anlarım hatadır ancak hata yapılabilir, ama bir hakemin olmayan bir pozisyonu "Ben öyle gördüm" demeye hakkı yoktur. O zaman art niyet ararım. Çünkü nasıl görmek istersen öyle görürsün.

Derbide ki Bülent YILDIRIM misali sarı kartları seçerek vermeye başlayınca yanımda ki Onur'a söylediğim gibi maç bittikten sonra 85. Dakikada birisini atar dedim sadece dakikasını 1 fazla söylemişim Burak'ı Melo misali maç bittikten sonra attı. Hem de en az Melo'nun atılması kadar ucuz bir kararla. Düşünün artık bir hakemin maçın kaçıncı dakikasında hangi takımdan oyuncuyu atacağını dahi tahmin edebiliyoruz.
Sanki hepsi bir senaryo...

15 Nisan 2014 Salı

29. HAFTA SONUÇLARI

HAFTANIN EN İYİSİ 2 SÜRPRİZ BİLEREK 7 PUAN TOPLAYAN ONUR OLDU TEBRİK EDERİM
HAFTANIN KÖTÜSÜ İSE TAHMİNLERİNİ YOLLAMAYAN, YOLLAMAYI BIRAKIN ARAMALARIMA RAĞMEN GERİ DÖNÜŞ YAPMAYAN MUSTAFA ABİM OLDU.
HAFTA İÇİ TÜRKİYE KUPASI MAÇLARINDAN BAŞKA GÜZEL MAÇ BULAMADIM O YÜZDEN HAFTA SONU GÖRÜŞMEK ÜZERE...

11 Nisan 2014 Cuma

29. HAFTA TAHMİNLERİ

MUSTAFA ABİM YOĞUN İŞ TEMPOSUNDAN FIRSAT BULAMADI O DA YOLLAYA BİLİRSE EKLENECEKTİR.

AVRUPA TAHMİN SONUÇLARI

HAFTANIN EN İYİLERİ 6'ŞAR PUAN TOPLAYAN NEZİH ABİ VE MESUD ABİM OLDU TEBRİK EDERİM...
HAFTANIN KÖTÜSÜ İSE 2 PUAN TOPLAYABİLEN MUSTAFA ABİM OLDU...
LİDERLİK YİNE GİTTİ HEM DE BU KEZ 2 PUAN FARKLA BAKALIM NE ZAMAN GERİ ALABİLECEĞİM...

9 Nisan 2014 Çarşamba

YARI FİNAL DEPARI

TEKNİK ADAM DEDİĞİN TURU GETİRECEK GOL GELİNCE O 50 METRELİK DEPARI ATACAK...
BİR YANDAN DA ETO'O YA TAKTİK VERMEYİ DE İHMAL ETMEMİŞ.
DÜN EĞER MKHİTARYAN 2 METREDEN TOPU BOŞ KALEYE GÖNDEREBİLMİŞ OLSAYDI BENZER BİR KOŞUYU DA KLOOP'TAN GÖRÜRDÜK. AMA ADAM 20 MİLYON EURO VERİLMİŞ BİR ÇÖPTEN FARKSIZ DORTMUND'UN BU SENE BU KADAR KÖTÜ OLMAMASININ SEBEBİ...

8 Nisan 2014 Salı

AVRUPA TAHMİNLERİ

B.DORTMUND - REAL MADRİD MAÇI BERABERE BİTERSE HAKNUR, DORTMUND KAZANIRSA MESUD ABİM,
CHELSEA - PSG MAÇI BERABERE BİTERSE MÜMİN,
B.MÜNİH - M.UNİTED MAÇINI MANU KAZANIRSA ONUR,
BENFİCA - AZ MAÇI BERABERE BİTERSE MELİK ABİM,
VALENCİA - BASEL MAÇINI BASEL KAZANIRSA MÜCAHİD SÜRPRİZ BİLEREK 2 PUAN KAZANACAK