25 Haziran 2012 Pazartesi

EURO 2012 YARI FİNALLER



İSPANYA – PORTEKİZ


        Yarı finallerin ilk maçı son iki büyük turnuvanın şampiyonu İspanya ile turnuvada beklentileri büyük ölçüde karşılayan Portekiz arasında. İspanya maçlarını izlerken gerek Del Bosque’nin anlamsız değişiklikleri gerekse oyuncuların şut çekmek yerine pas yapmayı tercih etmeleri biraz futbolcuların tokluğuna bağlıyorum. Forvetlerinde ki boşluğu da hesaba katarsak gol sıkıntılarını anlamak mümkün. Çeyrek finalde Fransa önünde de maçın 80 dakikasında baskın oynamalarına rağmen maçı ancak 88’de attıkları penaltı golü ile çözebildiler. Bu kadar az golle buralara gelmeleri iyi aslında ve de finale oldukça yakınlar. Portekiz ise giderek yükselen form grafiğine rağmen eli yüzü düzgün bir rakiple oynayıp da kazanarak gelmediler bu noktaya. İlk turda ölüm grubu denilen yerde Hollanda’ya karşı alınan bir galibiyet var o kadar diğerleri hep nispeten zayıf takımlar. Çeyrek finalde de ısıracak dişi olmayan bir rakiple oynadılar. Turnuva öncesi İspanya ile yarı final oynayacaksınız deseler herhalde herkes kabul ederdi. Ancak turnuva onlar için burada bitiyor gibi. Yine de Ronaldo karşısında takım arkadaşı Arbeloa’yı görünce yine coşar mı bilemiyorum. Bireysel olarak bakmak gerekirse İspanya Nani ve Ronaldo hariç ( belki stoper Pepe’de dahil) her alanda üstünler. İstedikleri zaman rakibe top dahi göstermiyorlar. Ronaldo son Barça maçından sonra yine benzer bir savunma taktiğine karşı oynayacak. Neler yapacağını görmek lazım. Muhtemel bir İspanya Almanya finalinin ilk ayağında sorun çıkmaz gibi. İspanyollar şimdiden finale yer ayırtsınlar.


ALMANYA – İTALYA
 
          Çeyrek finaller arasında en çekişmeli maç hiç şüphesiz turnuvanın penaltılara kalan tek maçı da olan İngiltere İtalya maçıydı. Maç içinde pek çok fırsattan yararlanamayan iki takım penaltıların adaletine boyun eğmek durumunda kaldı. Balotelli ırkçı Terry ve Lescott ile çok iyi mücadele etti zaman zaman üstünlük kurdu da ancak çok müsait iki pozisyondan faydalanamadı. İngiltere ise en önemli pozisyonu sağ bekleri G.Jhonson ile buldu. Altı pas denilen yerden müsait durumda zayıf bir şut çıkaran defans oyuncusu topu kaleci Buffon’a teslim etti. Buffon demişken iki kalecinin de hakkını vermek lazım çok iyi maç çıkardılar. Penaltıcıları daha iyi olan İtalya turu atlayan taraf oldu. Azgın ve şımarık İngilizler bir kez daha evlerine boyunları bükük döndüler. Maçın İngilizler adına en büyük hayal kırıklığı Rooney oldu. Maç boyu etkisiz olan domuz Rooney son dakikada Caroll’un indirdiği topa altı pas üstünden röveşata deneyince o kalın vücudunu topun altına sokamadı ve topu tribünlere yolladı. İtalyanlar ise maestro A.Pirlo önderliğinde harika bir top oynadılar. Hele ki penaltı atışlarında takım arkadaşı bir önceki penaltıyı kaçırmışken kullandığı Panenka penaltısı diye tabir edilen Türkiye’de bir dönem Nouma’nın kullandığı şekilde aşırtma bir vuruş ile attığı penaltı olağanüstüydü. Çok riskli bir vuruş olan bu stili atarsan efsane olursun Zidane gibi kaçırırsan rezil olursun Ribery gibi. Aşağıda ki linkten her ikisine de ulaşabilirsiniz. Almanya ise turnuvanın tek futbol oynamayan takımı Yunanistan’ı etkili bir oyunla geçerken hem as oyuncularını oynatmadı. Podolski, Gomes gibi hem de rakiplerine attığı 4 güzel golle gözdağı verdi. Eşleşmeye gelince Almanlar disiplinli ve her mevki de alternatifli oyuncu sayısı ile avantajlı görüyorum. Orta saha ve kanatlardan çok etkili olan İtalya karşısında oyunun her alanında açık kollayan Almanya maçı çok keyifli bir maç olacak. Maçın adamı olmaya en yakın isim çeyrek final maçında olduğu gibi Mesut Özil İtalya da ise bu isim Pirlo.

             Çeyrek final maçlarında öne çıkan isimler şöyle oldu: Yunanistan’da tek başına hücum etmeye çalışan 1 gol ve 1 asist ile oynayan Salpingidis, Almanya adına ise gol atmamasına rağmen etkili oyunu ile maçın adamı seçilen Mesut Özil. Çeklerden kaleci P.Cehc ve turu Portekiz’e götüren tek golün sahibi Ronaldo. İspanya’dan attığı sürpriz 2 golle X.Alonso, Fransa’dan kimse yoktu. Dün ki İngiltere takımından Terry ve ilerleyen yaşına rağmen S.Gerard, İtalya’da ise isimler daha fazla A.Pirlo, kaleci Buffon, sağ tarafta penaltı kaçırmasına rağmen Montolivio ve bence maçın gizli kahramanı D. De Rossi.

             Hayal kırıklıkları ise; Yunanistan’ın yediği 3. Golde çok büyük katkısı olan kalecisi Sifakis, Yunan hocası, Almanya adına pek çok fırsattan yararlanamayan Schürrle, Çeklerden Baros dahil bütün hücum hattı, Portekiz’den H.Postiga sakatlanana kadar çok etkisizdi. Ve de Nani gününde değildi. İspanya adına İniesta kendisinin koyduğu çıtanın çok altındaydı. Fransa için ise turnuvanın başından beri berbat oynayan K.Benzama ve takımın çok şeyler beklediği ancak olumlu hareketi nerdeyse hiç olmayan Ribery, ve de benim çok umutlu olduğum ancak çok zayıf kalan Fransa hocası Laurent Blanc, İngiltere’nin domuzu Rooney ve İtalya adına Balotelli Cassano ile birlikte etkili olmaktan uzak ve hayal kırıklığıydı.

Ribery’nin penaltı rezilliği kalede Lehmann var.

Bu da Zidane’nın Panenka’sı hem Dünya kupası yarı finalinde
http://www.youtube.com/watch?v=CVTisZ9nLPI

Bu da akşam ki Pirlo
www.timsah.comPirlodan-muhtesem-penaltinTV0QIGkOxF


iyi seyirler…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder