28 Ocak 2014 Salı

YANLIŞLAR DOĞRUYA ÇIKTI



Maç başlamadan önce Alper'in sakatlığı ve Emre'nin henüz 90 dakikayı çıkaramayacak olması sebebiyle orta sahada yerli kadrosu eksik kalan Ersun YANAL'ın defans hattında ki Alves'i Bekir ile değiştirmeyip forvetten Webo'yu tribüne yollayınca Meireles forma şansı bulabildi. Ama bu tercih hatası az kalsın Fenerbahçe'nin evinde ki ilk sürpriz puan kaybı olarak karşılık bulacaktı.
Mesut BAKKAL yıllarca Ersun hoca ile beraber çalıştı. Gençlerbirliği'nde Avrupa da turlar atlarken takımı bu iki isim çalıştırıyordu. O yüzden Ersun hocanın takımlarının oyun yapısını adı gibi bildiğine eminim. Üstelik bu oyun yapısı cezalandırılmaya o kadar müsait ki o da bunları çok iyi kullanıyor. Maça önde başlayan ve becerikli ayaklarla etkili olan Konya benim televizyon başından gördüğüm halde yardımcının göremediği pozisyonda ofsaytta olsa golü buldu. Bakmayın siz gole yapılan itirazlara o olmasa başka bir pozisyon gol olurdu. Golden sonra da Fenerbahçe toparlanma emareleri göstermedi çünkü Emenike her ne kadar gayretli de olsa bu seviyelerde top tutmak ve servis yapmak için yeterli değil. Savruk yapısıyla pas verememesiyle Emenike Webo'nun oldukça gerisinde ancak fizik üstünlüğü ve yıpratıcı oyunu ise Webo'nun fersah fersah önünde. Her ikisi de kadro da bir şekilde olmalı gerekirse son zamanların formsuz ismi Kuyt bile dinlendirilebilir ancak hem Webo hem de Emenike kadroda olmayı hak ediyor.

Golden sonra baskıyı biraz olsun artıran Fenerbahçe duran toplar kazanmaya başladı. Sırf ikinci yarıda 5'ten fazla korner kullanan Fenerbahçe bu duran toplarda birinde saçlarını 3 numaraya vurarak artık gözümüzü yormayan Caner'in etkili ortasında Alves Egemen'den hemen önce kafayı çok şık vurarak devreye beraberlikle gidilmesini sağladı ki bence yenik olarak devreye girseydik Ersun hocanın alacağı saçma riskler takımı daha farklı geriye düşürebilirdi. Golde Alves kafayı vurduktan sonra Sow'un açık ofsaytta olduğu ortada ancak bazı yorumcular kaleciyi etkilemediği ve topa da dokunmadığı için değişen oyun kuralları gereği ofsaytta sayılamayacağını iddia ediyor.
İkinci yarıda hücum hattı yaşlı ve fizik kalitesi düşük oyunculardan kurulu Konya geriye iyice yaslanırken buna rağmen devre başında bir topu direkten döndü. Hleb 32 yaşında, Gekas 33 yaşında ve Hasan KABZE 31 yaşında oluşu hücum hattının maçın devamında etkisini giderek yitirmesine sebep oluyor. Buna karşın Caner ve eski tadında olmasa da Gökhan'ın bindirmeleri Fenerbahçe'ye duran toplar kazandırmaya devam ediyordu. Konya'nın vasat üstü bir kalecisi var ancak savunma hattında liderlik yapabilecek bir oyuncunun eksikliğini hissediyorlar. Fenerbahçe Emenike'nin sakatlanıp değişiklik istemesiyle elinden kaçmakta olan şansı tekrar yakaladı. Kuyt'ı merkez forvetin arkasına Sow'u forvet hattına ve sol koridoru ise komple Caner'e emanet etti. Maçın etkisizlerinden Baroni ve Meireles yerine daha golü düşünen Kuyt o bölgeye geçince takımın futbol aklı arttı. Kuyt'ın bir taç pozisyonunda topu içeriye aşırması orda olmaması gereken ancak orada olmak isteyen Egemen'in topu Sow'a aktarması Sow'un yanlış tercihiyle röveşataya yatması ancak topun Egemen'in önünde kalması Egemen'in sol ayak içiyle topa etkili vurması ve galibiyetin gelmesi... bunlar hep istemenin ürünü. Bir tarafta bu kadar isteyen ne oynadığı belli olan bir takım diğer yanda taktiği belirsiz kimin hangi mevkii de oynadığı belli olmayan ve o kadar da istemeyen bir Galatasaray şampiyonluk o kadar da uzak değil. Önümüzde 2 önemli deplasman maçımız var. Önce çok da formda olmayan Eskişehir ile deplasmanda sonrasında ise ligin tozunu atan evinde kolay kolay maç kaybetmeyen Sivas ile oynayacağız. Demiyorum ki 2 galibiyet alalım. Ama alacağımız 4 puan bile bizi epey rahatlatır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder