10 Ocak 2014 Cuma

SANKİ SEVİYE BELİRLEME SINAVI



Akşam kendimi ayarladım ve maçı izlemek için yerimi aldım. Hazır futbola da ara verilmişken basketbol izlemek için daha güzel bir akşam ve daha güzel bir maç olamazdı. Fenerbahçe ilk maçında Olympiacos'a deplasmanda kaybettikten sonra bu maça biraz daha konsantrasyonu yüksek başlamasını bekliyordum. Ancak maça iyi başlayan Barça oldu. 2 ay önce mağlup döndüğü İstanbul seyahatinden sonra bu maçta işi daha başından sıkı tuttu. Navarro'nun olmaması beni maç için ekstra bir umutlandırmadı. Hatta yaşı ilerlemiş artık eskisi kadar keskin bir şutör olmayan Navarro'nun oynaması bize fayda bile sağlayabilirdi.

Fenerbahçe Ülker'de ise garip bir hava hakim. Kadro olarak sıkıntı yaşadığımız doğru ancak elde ki kadro bu kadar da hücumda kısıtlı bir kadro değil. Ancak maçın sonunda bakıyoruz ki pota altı oyuncularımız Vidmar 1 sayı, Zoric 2 sayı ve Kleiza 2 sayı ile maçı tamamladılar. Bu sevide bu kadar kısıtlı pota altı katkısı ile maç kazanmak için zaten ufak çaplı bir mucizeye ihtiyaç vardı o da olmadı. Melih 15 sayıyla takım en iyilerinden birisiydi. Genel olarak Emir ve Bjelica'nın da katkıları iyiydi ancak ne Kenan ne de Mc Caleb takımı yönetecek kalitede bir top oynamadılar.

Bogdanovic sene başından bu yana takımı taşıyan isimdi ancak iki maçta savunmaların üzerine yoğunlaşmasıyla birlikte çok bocaladı. Maçın son saniyesinde ki kaçan üçlük onun gözü kapalı atacağı toplardan ancak maç içinde o kadar öz güven erozyonuna uğradı ki maç sonunda ki o top elini yaktı. Takıma liderlik edecek bir oyuncu eksikliğini gidermek bu zamanda mümkün değil. Ancak en azından pota altında Vidmar'dan ve Zoric'ten daha etkili bir isim bulunabilirdi.
 Son olarak bu sene takımın en büyük hayal kırıklığından bahsetmek istiyorum. Kleiza bu takımın en kariyerli oyuncularından birisi. Ancak sene başından bu yana oynadığı hiç bir maçta bekleneni veremedi. Sürekli daha iyi olacak daha çok ısınacaktır diye düşündük ancak dün ki umursamaz oyununu görünce insan artık umudunu koruyamıyor. Oğuz ve İlkan'ın sene başından beri bir türlü iyileşememesi takımın bu turda ki geleceğini belirleyecek gibi. Ancak sene başından bu yana oynamayan isimlere bel bağlamak ne kadar mantıklı bilemiyorum. Transfer bekleyenler için bir not Avrupa lig kuralları gereği şu anda alınacak bir ismi 7 hafta sonra ki ikinci yarı maçlarıyla ancak oynatabileceğiz. Yani kısa zaman da takıma takviye yapılması mantıklı görünmüyor.

Başlığa gelirsek Kaan KURAL ve Orkun Çolakoğlu yazihaneden.com sitesinde çok güzel potacast'ler hazırlıyorlar. Henüz bu maçın yorumu yayınlanmadı ancak tahminim odur ki bu maç için güzel bir seviye tespit sınavı benzetmesi yapılacaktır. İlk tur maçları kısmen zordu. Ancak top 16 için çok daha fazlası gerekir. Bakınız Galatasaray'ın grubundan lider olarak yenilgisiz gelen Olympicos'a ilk hafta Fenerbahçe'yi rahat bir oyun sonunda yenerken bu hafta grupta fazla iddiası olmayacağı düşünülen Armani Milano'dan 30 sayı fark yediler. Grup oldukça karışık, bakalım sonunda kim ilk 4'te yer alacak.

Maçtan sonra Obradovic'in toplantısını da dinledim. Kendisi aynı sorunlardan ve takımda ki bazı oyuncularda ki konsantrasyon sorunundan bahsetmiş. Ama bir Allah'ın kulu da çıkıp hoca iki maçtır rakiplerin guard'ları kariyer rekorları kırıyorlar. Bunu nasıl önlemeyi düşünüyorsun demiyor. Hatta onu geçtim herhangi bir konuda herhangi bir soru dahi soran yok. Adam da bakıyor ki soru soran yok aynen devam ediyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder