13 Kasım 2013 Çarşamba

FORMA MESELESİ ÜZERİNE BİR KAÇ SATIR





Malum saha içinde gergin başlamaya meyilli derbi sakin bir havada son buldu. Bunda şüphesiz Mancini'nin maç öncesi sergilediği muhlis tutum son derece etkili olmuştur. Özellikle Terim, Hasan ŞAŞ, Davala ekibinden sonra Tugay, Mancini ekibi insanda ister istemez bir sükunet uyandırıyor. Bu tabii ki Galatasaray taraftarının hoşuna gitmiyor ama güzel olan ve doğru olan bu. Keşke diğer takımlar da aynı kalitede kişiler yedek kulübesinde otursa.

Her neyse gelelim maç sonrası Galatasaray'ın basın sözcüsü sıfatıyla konuşan, renkli gözlükleriyle tanınan Şükrü ERGÜN Baroni'nin maç sonrasında Melo'dan aldığı Galatasaray formasını bilerek ve küçük düşürme amacı taşıyarak şortunun içine soktuğu o formada Galatasaray'ın amblemi ve Türk bayrağı olduğunu bu davranışından dolayı kendisine önce kulübünün sonra ise federasyonun ceza vermesi gerektiğini söyledi.

Yine Fenerbahçe'de divan kurulu üyesi olarak görev yapan Serdar KARCIOĞLU isimli şahıs Baroni'nin derhal kulüpten gönderilmesi gerektiğini belirtti. Bu arada Galatasaray sözcüsü bu olayı Pascal'ın Fenerbahçe'ye attığı gol sonrası elini şortunun içine sokarak çükünü tutması ile eş değerde tutarak yollanması gerektiğini de dile getirmişti. Yetmedi futbol yorumcusu olarak nam salmış ancak futbolculuğu zamanında kazmalığından öte fayda sağlamamış Sinan ENGİN ise  maç sonrası başkası yapsa anlarım ama Baroni yapmış ise kesin bilerek yapmıştır diyerek zirve yapmış ve yorumunu! Kimsin LAN sen? Sorusu ile bitirerek ahlak dersi verirken ahlak sınırlarını zorlamıştır.

Kendi yorumuma geçmeden başta söyleyeyim. Baroni'nin futbolculuğunu hiç beğenmem. Bence gereksiz bir yer işgal ediyor. Holmen'in hatta Salih'in alması gereken formayı nedense Daum zamanında da, Aykut zamanında da, Ersun YANAL zamanında da nedense formayı hep ona verdiler. Herhalde vardır bir bildikleri. Ama seyirci gözünde pek rağbet görmeyen bir isimdir. Saha içi haricinde ki davranışların da fanatik taraftar kesimine hoş görünmek için yaptığı şebeklikler vardır. Ancak dünyanın neresine giderseniz gidin rakip takım ile forma değiştiren oyuncular. Hele ki bu büyük bir maç sonunda ise rakip takımın formasını ya ters giyerler ve yahut hiç giymeden ellerinde taşırlar. Ancak sevinç gösterilerini abartan isimler formalarını boyunlarına bağlar yada şortunun kenarına asarlar. Kaldı ki geçen sene Erzurum'da oynanan Süper Kupa finalinin sonunda Galatasaray'lı savunma oyuncusu Dany Fenerbahçe formasını sevinç sırasında şortunun içine sokmuştur. O zaman bu konu dahi edilmemişti. Zaten normal olan da buydu.
 
Eminim Galatasaray yönetimi mağlubiyet ve oluşan puan farkı sonrası can sıkıntısı ile böyle bir açıklama yapmıştır. Ama artık uzatmamak lazımdır. Aksi takdirde Fenerbahçe için o kadar değerli olmayan Baroni karşılığında Dany'i feda etmek zorunda kalacaklar. Zararlı çıkan yine onlar olacak.

Yanlış anlaşılmasın ikisi de bir yanlış yapmış affedelim demiyorum. Ortada affedilecek bir kabahat yok diyorum. Kimsenin Galatasaray amblemine de Türk Bayrağına da bir saygısızlık bir yaptığı yok.

Bu açıklamalar sonrası Kiğılı bir cevap vermiş ve olayı Basın sözcüsünün basına konuşma hevesine bağlamış ve olayı daha saçma bir yere taşımıştır. Genel olarak gösterilen tepkiye katılmıyorum ancak maç sonunda sonu küfür sayılabilecek bir kelime ile biten "işte böyle, her sene böyle, cimboma böyle..." şeklinde giden tezahürata sonuna kadar olmasa da eşlik eden futbolcular da son derece yanlış yapmışlardır. Asıl özür dilenmesi gereken nokta orasıdır.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder