13 Ağustos 2012 Pazartesi

SÜPER KUPA


         İlk olarak yazıya kupayı hak ederek kazanan Galatasaray’ı tebrik ederek başlayayım. Fener’den daha iyi oynadılar. Belki şans anlamında Fener’den daha gerideydiler. Ancak her zaman şansı olan kazanmıyor. Maçın açık kanaldan yayınlanıyor olması sebebiyle herkes izlediğini varsayarak oyunun akışı ile bir şeyler yazmaya gerek yok. Ama kameranın yansıtmasına rağmen göze batmayan şeylerden bahsetmek gerek. 

          Maçın başında sakatlanan ve en az iki hafta oynamayacak gibi duran Volkan’ın kaybı Fener’e çok şeyler kaybettirebilir. Ligde ilk hafta oynanacak Elazığ maçında bu eksiklik çok aranmaz ama Moskova deplasmanında Mert dün akşam ki gibi oynarsa işler çok zora girer. Düzenli forma giymese de A milli takıma seçilen Mert dün hiç beklemediği anda oyuna girerek bir bombayı kucağında buldu ve çok saçma hatalar, güven vermeyen duruşu ile de psikolojik olarak takımı çok bozdu. Bundan 2 hafta sonra oynanacak maçlarda görülecek ki dün oynayan kaleci ve 4 savunma oyuncusunun en az 3’ü as kadroda yer almayacak. Kalede Mert sağda Orhan ve göbekte Bekir bu takımda ilk 11 oyuncusu olmadıklarını dün bir kez daha gösterdiler. Orhan geçen sene iyi işler yapsa da dün o kadar ürkek ve kontrolsüzdü ki akıl sır ermedi. Bekir’de öyle Umut’u kontrol etmekte çok zorlandı. Yeni transferler Egemen Beşiktaş ve Trabzon’da ki görüntüsünden uzaktı ama ona biraz daha süre tanımak lazım takıma yeni katıldı. Mehmet Topal ise tam beklediğim gibi bir oyun oynadı. Etkisiz, silik ve katkısız. Bu takım Emre’yi değil ama onun gibi bir oyuncuyu bas bas bağırarak arıyor. En yerinde transfer ise Kuyt olduğunu bir kez daha gösterdi. İleri uçta hareketli ve istekliydi. Golünü de bu isteği sayesinde attı. 
          Galatasaray’a gelirsek defans hattında büyük bir sorun yaşamasalar da onlarda yeni transfer Dany’den çok umutlu olmasalar iyi olur. Kazandığı birkaç topu iyi kullansa da iyi bir kesici olsa da gelişi güzel yaptığı uzaklaştırmalar kalite göstergesidir. Muslera ise kendisine pek iş düşmeyen bir maçta şansızlığı ile iki gol yedi. Ebue’de geldiği günden bu yana geriye gidiyor. Ama bu hali bile Türkiye ligi için yeterli olacaktır. Yeni transferlerden Hamit beklediğimden daha etkisizdi. Ama onu sinekkaydı tıraşlı olarak görmek iyi oldu. Pis sakal bir insanda bu kadar mı pis durur? Selçuk yine takımını maestro gibi yönetti. Maçın en ne yaptığını bilen oyuncusuydu. Emre Çolak ise istekli ama son tercihlerinde sürekli hata yaptı. Şut atması gerekirken pas verdi pas vermesi gerekirken şut attı. Elmander’de hala sakatlıktan çıkamamış gibi ürkek oynadı. Umut ise Umut gibi oynadı. Çalıştı, didindi, kafasını soktu, bacağını soktu ve 2 gol ve 1 penaltı ile iyi bir iş çıkardı. Penaltı demişken bu kadar ucuz penaltı veren Cüneyt Çakır değil Avrupa Şampiyonası yarı finali Dünya kupası finali yönetse de bu ülkede faklı maç yönetiyor. Bir standardı yok. Oyuna sonradan giren Krasic ilk maçında çok etkili gözükmese de izlemeye devam etmek lazım. Sow’da daha fazla süre almayı hak ediyor. Galatasaray’da Amrabat transferi için bu kadar uğraşmaya değer miydi sorularına az da olsa yanıt verdi. Emre bu formuyla kadroda yer alır.
       Son sözümde taraftarlara ve tribünde ki taraftardan farkı olmayan Engin Baytar’a olacak. Galatasaray tribünde daha fazlaydı. Ama her iki golden sonra yakılan ve sahaya atılan meşaleler hangi akıl mantıkla uyumlu anlamak güç. Belki saha kapatmaya kadar gidecek cezalar gelebilir. Engin ise başka bir kafanın ürünü. Bir insan şüpheli bir pozisyon için bu kadar mı itiraz eder. Üstelik sarı kartı da varken. Gerçi hakem direkt kırmızı gösterdi. Maçtan sonra küfür etmedim dediğine göre Engin bela okudu. O da atılmasına yetti. Sonrasında ise hakemi en hafif tabirle sarsması akıl sağlığı olarak hangi noktada olduğunu gösteriyor zaten. Dua etsin ki kupayı kaybetmediler. Yoksa alacağı en az 5 maç ceza ile kurtulamaz Fatih hoca onu uzun süre yanından ayırmazdı. Aykut hoca ise artık bu takımın bu sistemle oynamaması gerektiğini görmesi gerekiyor. Ya bu takım değişecek yada bu sistem eğer her ikisi de değişmezse korkarım Aykut Hoca değişecek.

      Not: Galatasaray ile ilgili sene başı yazımda kadroda ki şişmeden bahsetmiştim. İlk olarak Yiğit Gökoğlan Antalyaspor’a kiralık olarak gönderilmiş. Geçen sene devre arasında gelen Yiğit böylece yarım sezonda vazgeçilme noktasına gelmiş. Hayırlısı olsun. İyi bir oyuncuya benziyordu. Belki tekrar parlar ve geri döner.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder