10 Eylül 2013 Salı

GALATASARAY'IN ŞAMPİYONLAR LİGİ GRUP DEĞERLENDİRMESİ



Hazır lige milli maç arası verilmişken biraz ihmal ettiğim kura değerlendirmesini yazayım dedim. Aslında daha erken yazacaktım ancak hem transfer döneminin bitmemesi hem de montaj ! işleri biraz geciktirdi:)

B GRUBU


  •      R.MADRİD
  •       JUVENTUS
  •     GALATASARAY
  •        KOPENHAGEN

 Grubun favorisinin kim olduğunu söylemeye bile gerek yok. R.Madrid yeni kadrosu ve teknik ekibi ile kupanın uzak favorilerinden. Juventus ise uzun süredir İtalya liginde kurduğu imparatorluğu bu kez Avrupa'da kurmak istiyor. Galatasaray ise geçen sene tadı damağında kalan çeyrek final başarısını tekrar yakalamak istiyor. Kopenhagen'ın ise ne yaptığından yada ne istediğinden haberim yok:)


Transfer sezonunun cirosu en yüksek takımı olan Real Madrid Morinho sonrası takımın başına getirebileceği en iyi hocayı getirdi desek abartı olmaz. Ancelotti bu seviyede yıldızlardan verim alabilen onları idare edebilen bir nevi Mustafa Denizli'nin 3 gömlek üstü bir hoca. Aziz YILDIRIM'ın ilk senelerinde Fenerbahçe'ye gelip İstanbul'u gezdikten sonra gerisin geri dönmüşlüğü olan bir hoca
nereden nereye. Gelenler gidenler listesi yapsak ekstradan bir sayfa daha yazı çıkar. O yüzden en önemli gidenlerden Higuain, Callejon ve Mesut gelenlerden ise G.Bale, Illaramendi ve İsco bu kadar para harcamalarına rağmen hücumda bir eksiklik gözüküyor. Ancak ısrarla oraya bir isim almadılar. Önceki yıllarda kanat hücumcusu olarak oynayan Ronaldo bu kez merkeze geçecek gibi duruyor onun boşalttığı bölgeye de Bale geçecek. Morinho'nun iddialı ancak antipatik duruşundan sonra Zidane'ın yedek kulübesine inmesiyle daha sakin daha duran bir güç olacaklar. Geçen sene ki Telekom Arena'da ki gibi bir maç oynayacaklarını sanmıyorum. Artık attıkları golün değerini daha çok biliyorlar. Kalede yine D.Lopez oynuyor. Barça'nın yıllardır çektiği kaleci sıkıntısını düşününce yedek kulübesinde Casillas gibi bir ismi oturtuyor olmaları büyük zenginlik. Grubu konuşmaya bile gerek yok gruptan elleri kollarını sallayarak çıkacaklardır. Tek rakipleri Juve olur onu da eğer İtalya'da ki maçta yenmeyi başarırlarsa Galatasaray'a gün doğabilir.


Juventus yukarıda dediğim gibi artık İtalya sınırlarını aşmak ve yine kupanın favorilerinden olmak istiyor. Kadroları henüz bunun için bir düşük seviye gibi dursa da yine de çeyrek final göreceklerini düşünüyorum. İlk sıra için Madrid'i geçmeleri zor ancak turu geçerken sıkıntı yaşamayacaklardır. Forvet hattını Tevez ile güçlendirerek önemli bir açığı kapattılar. Ayrıca Torino'da oynayan stoper Ogbonna'ya 13 milyon vererek aldılar. Son olarak da İspanyol forvet Lorente'yi bedelsiz olarak aldılar. Ayrılanlar ise bu kadar forvet aldıktan sonra atıl kalan Matri'yi Milan'a 11 milyona, Giaccherini'yi Sunderland'e 7,5 milyon avroya yolladılar. Avrupa'da az sayıda 3-5-2 oynayan takımlardan buna karşın zaafları kadar avantajları da oluyor. İtalya'da son 2 senedir şampiyon oluyorlar. En büyük sorun ise genç bir takım olmalarına rağmen takımın beyni konumunda ki Pirlo'nun yaşlanması. Fikstürleri iyi ilk maçta grubun zayıfı Kopenhagen ile sonra ise evinde Galatasaray'la oynayacaklar 2 galibiyet çıkarırlarsa işleri kolay olur.

  Galatasaray ise geçen sene devre arasında ki Drogba hamlesi ile gelen çeyrek final sonrası bu sezon geçen sene çok eleştirilen savunma bölgesine takviye yaptı ancak hala sol bek pozisyonu için alternatifleri kısıtlı. Birde üstüne kurada iki tane üst düzey ülkenin şampiyonunu çekince üst tur hayalleri iyice geriye gitti. Bazıları belli olmaz o işler dese de şampiyonlar ligi seviyesi içinde pek sürpriz barındıran bir organizasyon değil. Yine de şanslarını Juve'ye çelme takmak için kullanacaklardır. Başarırlarsa kardeşimin dediği gibi bu sene ki ikinci tur geçen sene ki çeyrek final kadar başarı kabul edilir. Gelenlerden Fransa'nın iyi stoperleri arasında sayılan Chedjou'yu 6 milyon, kiralık oynayan Umut ve Melo'yu bonservisleriyle ve son olarak U20 Dünya Kupasının öne çıkanlarından Bruma'yı 10 milyon avroya transfer ettiler. Gidenler arasında öyle göze batan bir isim yok. İki sene önce önemli işler yapan Elmander bir sene yattıktan sonra yabancı sınırlaması nedeniyle Norwich'e kiralandı. Haziran ayında transfer edilen Erman ise bedava geldiği takıma 200 bin avro kazandırarak Eskişehir'e gitti. Biraz ayıp ettiler adama. Geçen sene İngiltere'de kiralık oynayan Kazım ise Bursa'ya gitti. Bir kaç gidiş daha oldu ancak adını anmaya bile değmez. Oyun yapısına bakacak olursak Bruma'nın gelişi pek çok şeyi değiştirecek. Klasik bir 4-4-2'den 4-2-3-1'e döneceklerdir. Melo ve Selçuk ikilisinin önünde Bruma, Sneijder ve Hamit üçlüsünü görebiliriz. Önlerinde ise bazen Burak bazen Drogba olacaktır.ligde ise yabancı sayısına göre Bruma ve Sneijder kadro dışı kalabilir. Ne olursa olsun gruptan çıkmak büyük başarı olur. Ancak görüntü umutsuz.


Kopanhagen hakkında gerçekten hiçbir şey bilmiyorum. Gelen giden isimlere baktım onda da pek bir hareket yok. Sadece tanıyanlar için eski Juventus'lu Olof Mellberg'i kadrosuna katmışlar o da artık 35 yaşında. Grupta şansları olmayacaktır. Ancak Danimarka iklimi gereği kış sezonunda evinde sürpriz puanlar alabilirler o puanlar Uefa için yeterli olur mu buna Galatasaray karar verecek. Ayrıca maçlarını oynayacakları stat Galatasaray için hoş hatırlarla dolu. 2000 yılında Galatasaray'ın UEFA kupasını aldığı Arsenal maçı bu statta oynanmıştı. Geçen sene büyük bir form grafiği yakalayarak şampiyon olmuşlardı bu sene lige felaket bir başlangıç yaptılar. Toparlanırlar mı sanmam üstelik ilk iki maçları sırasıyla içerde Juve ve dışarıda R.Madrid ile yani 0 çekmeleri bile mümkün...

Grup tahminim

1.R.Madrid

2.Juventus

3.Galatasaray

4.Kopenhagen

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder