Dün maçı izlemek için oturduğumda içimde bir umut vardı
ancak bu sene ve daha önceki maçlarda bu umudu Aykut Hoca eliyle o kadar çok
boşa çıkardı ki dillendirmeye bile gerek duymamıştım. Eksikler yok mu? Mümkün değil. Ama belki rakibin zayıflığı belki
de maç boyu yapılan etkili pres kazanmaya yetti.
Aykut Hoca sahaya genel olarak 4-5-1 diyebileceğim bir
kadroyla çıktı. Geri dörtlüde ideal kadrodan sakatlığı sebebiyle Yobo hariç
Bekir değişikliği ile başladı. Ortada ise göbeğin arkasında Topal önünde
Meireles ve onların önünde de Baroni vardı. Sağ tarafta maçın başında Sow devamında
ise Kuyt oynadı. Solda ise 90 dakika başarı ile Caner forma giydi. Bu savunma
ağırlıklı kadro ile deplasmana başlamak mantıklı gibi duruyor. Maça da presle
başlayan Fener fena gitmiyor derken kalesinde golü gördü. Korner sırasında sağ
tarafta kalan Hasan Ali pozisyon ölmeden ters taraftan yapılan ortada De Jong
ile eşleşmenin sıkıntısını yaşadı ve golü yedik. İşler yine kötü gidecek derken
çok geçemeden Baroni ile cevap verdik.
Ama maçın en güzel golünü 1 ay önce
Mersin maçında Baroni’nin attığı gol gibi bir pozisyonda kısa oynanan serbest
vuruş sonrasında yaklaşık 30 metreden köşeye ip gibi giden şutunda Meireles
attı. Chelsea’de zaman zaman böyle şutlar çeken Meireles nihayet beklenen
katkıyı bu önemli maçta yaptı. Ama o saç şekli nedir be kardeşim. 70lerin hippileri gibi göz zevkimi bozmana ne gerek var:) Sağ tarafta özellikle Topuz’un oynamaması önemli
bir fark oluşturduğu kanısındayım. O kanatta 70 metrelik bir alan bulan Gökhan
Gönül ileri çıkmakta hiç tereddüt etmedi. Aykut hoca da futbolcuların
performansından o kadar memnun olacak ki 75’te Sow Krasic değişikliği haricinde
sadece maçın sonunda Kuyt’u alkışlatmak için oyuna Selçuk’u aldı. Bireysel
olarak herkes kendisine düşen mücadele görevini fazlasıyla yerine getirdi ancak
kaliteden söz etmek o kadar kolay değil.
Artık Fenerbahçe’nin önünde diğer bir sınav maçı olan Beşiktaş
karşılaşması var. O maçı da alırlarsa Alex’sizliğin takımı etkilemediğini
söylenebilir.
Beşiktaş maçına atanan çaylak hakeminde maçı etkileyecek bir
hata yapacağını şimdiden tahmin etmek zor olmasa gerek.
Tekrar Avrupa maçına dönersek eğer diğer maçta evinde
Limasol’u 0-1 geriye düşmesine rağmen 5-1 yenen Marsilya ve Fenerbahçe’nin 4’er
puanı var. Eğer Fenerbahçe önünde ki ilk maçta Limasol deplasmanında kazanırsa
grubu lider bile bitirebilir. Beraberlik halinde ise ikinci olarak çıkar ama
kaybederse bu yakalanan avantajın bir hükmü kalmaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder