10 Mayıs 2012 Perşembe

KUPA İSPANYA’NIN


             Maçtan önce bu kadar keskin Madrid taraftarı değildim ancak gerek dün ki futbol gerekse İspanya içinde bir nevi ayrılıkçı tavır tarafının takımına karşı alınan zafer beni daha koyu bir Madrid taraftarı yaptı. Bilen bilir ama bilmeyenler için İspanya uzun süredir ETA isimli terör örgütünün ayrılıkçı tavır ve şiddet eylemleriyle boğuşuyordu. Ancak Bask bölgesinin kendi içinde bir nevi Özerkliğe kavuşmasıyla bu şiddet azalarak son yıllarda da kendini fesih etmesi ile son buldu. Bir çeşit ülke içinde ülke kurmaya benzeyen bu yapı kendisini İspanyol olarak kabul etmez, aralarında oynanan maçlarda da alabildiğine hır gür vardır. Barselona ise bu bölgenin milli takımı gibidir. Real Madrid ise İspanya da kralcıların devletçiliğin takımıdır. Ben Madrid taraftarıyımdır o ayrı. Her neyse dün ki maça dönecek olursak A.Bilbao hocası Bielsa bir nevi Barselona modeliyle oynatmaya çalıştığı takımını genç Munianin ve De Marcos ile yönetmeye çalıştı. İlerde ise Barça’nın gezici forvetlerinin aksine pivot forvet diye tabir edilen LLorente ile oynadı. Bu kavga dövüşü seven ikili mücadeleden kaçamayan ancak ağır sayılabilecek Madrid savunması için ilaç gibi geldi. Ne Gabi nede Godin maçı pozisyon bile vermeden tamamladı. Madrid ise sene başında sattığı Forlan ve Aguero gibi üst düzey forvetlerin yerine aldığı bence şu anda ikisinden de üst düzey olan Falcao’ya sahip olmasının nimetlerinden yararlandı. Henüz maçın başında Diego’nun bencilliğinden bir golden olan Madrid Falcao’nun akla zarar golü ile 7. Dakikada öne geçti. Geri çekilen hızlı ataklarla gol arayan Madrid duran toplarda ise kalabalık giderek ikiyi bulmaya çalıştı. Böyle pozisyonlardan birinde seken topu presle kapan Madrid Arda’nın şık pasında Falcao ile yine harika bir gole imza attı. Artık maç iyice tek tarafa döndü. Bilbao var gücü ile saldırıyor ancak Madrid gerek yerden gerekse havadan bütün topları leblebi gibi topluyordu. Bu nokta da bir isimden bahsetmek gerekirse o da kaleci Courtua’dır. Genç Belçikalı yine sene başında M.United’a 20 milyon avroya satılan De Gea’nın yerine Chelsea’den kiralandı. Kendisinden beklenenden çok daha iyi bir performans sergileyen Courtua bu senenin en dikkat çeken kalecisi desek yanlış olmaz sanırım ve henüz sadece 19 yaşında. İkinci yarıda da maç aşağı yukarı aynı tempodaydı. Akılda kalan anlarda Arda çok güzel götürdüğü topta soluna çekip aşırtmak istedi ancak kaleci bu oltaya gelmedi. Maçın artık sonlarında ise Diego slalom yaparak rakibin kalbine son hançeri de vurdu.


            Maç sonrası ise çok duygusal anlar vardı. Arda elinde Türk bayrağı ile tur atarken Ntv kamerasına poz verir gibiydi. J Ama asıl görüntü henüz 20’li yaşların başında olan Bilbao’lu oyuncular hıçkıra hıçkıra ağlamasıydı. Maçı izleyen hanımlar varsa yazık ama nidaları çıkardığına eminim. Sonunda Güntekin Onay bile dayanamayıp sizde kupa alırsınız umarım dedi yada ona benzer bir şey maç anlatma ritmi de iyi değildi Güntekin’in bana biraz idmansız geldi program sunmaktan herhalde fazla donuktu. O kadar üzüntüye rağmen kupa töreni boyunca içeriye gitmemelerini takdir etmek gerek bakalım hafta sonu biz ne kadar becerebileceğiz kazananı tebrik etme işini. Ben şimdiden söylüyorum G.Saray şampiyon olursa hepsini şimdiden tebrik ederim. İçimden de şampiyon olacaklarını düşünüyorum genelde yanılmam. Kupa Saraçoğlu’na getirilmeyecekmiş bu bile kafa olarak nerede olduğumuzu gösteriyor.
               Herkes sevindi. Arda’yı tebrik ettik. Onunla sevindik. Ama maçtan sonra NTVSPOR yayınına bağlanan Arda garip bir açıklama yaparak hem Susurluk davası hem de bir sürü faili meçhul cinayetlerin ardında ki isim olarak suçlanmış hakkında hapis cezası olan yani hüküm giymiş, halen de cezaevinde olan birisi için keşke burada olsaydı demesinin sebebini anlamadım.  Tamam Türkiye’de sporcular fazla baskı altındalar o yüzden kendilerine yakınlık gösteren mevki sahibi birisine sevgi besliyor olabilir ancak tüm kesim tarafından saygı ve sevgi görmek istiyorsa biraz daha dikkatli olmasında fayda var gibi geliyor.
              Her neyse artık G.Saray ve Fatih Tekke’den sonra bir UEFA şampiyonumuz daha oldu. Tebrikler ARDA artık sıra Şampiyonlar Ligi kupasında. Daha evvel B.Leverkusen ile Yıldıray ve B.Münih formasıyla Hamit Altıntop bu kupada final oynadılar ama kazanan daha olmadı.
Hafta sonu maçlarında görüşmek üzere

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder