Semih ŞENTÜRK 1999
yılında kapısından girdiği Fenerbahçe kulübünden 2014 Ocak itibariyle ayrılmış
bulunuyor. Bence bu tercihi çok daha önce yapması gerekiyordu. Takımın içini,
Semih'in psikolojisini bilemem ama Semih çok tembel bir insan onu biliyorum. Forma
giymek için kavga etmesi formayı alamıyorsa çekip gitmesi gerekirken o
mevkisine yapılan onlarca işe yaramaz transfere rağmen yedek kalmayı sorun
etmedi. Zico döneminde 17 golle gol kralı olmuşluğu var. Ancak bir sonra ki
sezon ilk 11'de oynamasına karşın hiç bir etkinlik gösterememişliği de var. Kezman
ile değişmeli oynadığı sezonda Şampiyonlar ligi çeyrek finali görmüşlüğü de
var, Aragones döneminde lig 7.ciliği yaşamışlığı da var.
Antalyaspor'un onun
için doğru bir tercih olduğunu sanmıyorum. Çünkü kendisini isteyen Bursa gibi
Eskişehir gibi takımlarda mevkisinde rekabet olmayacağı için oynama şansı daha
yüksekti ancak o yine kolay yolu seçti. Antalya başkanı olan çok konuşan pis
sırıtan tipten duyduğumuz kadarıyla önce maç başı olan tekliflerini garanti
ücrete çevirmişlerdi. Yani Semih oynasa da yedekte beklese parasını kazanmaya
devam edecek. Yanlış anlamayın derdim onu eleştirmek değil. Ancak bu kadar
tembel adam zor bulunur. Onun bu huyunu bilip de hala garanti para teklif eden
başkanlara da şaşırmamak mümkün değil. Ayrıca Antalya'nın başında ki Samet
Hocanın da çok iyi bir çalıştırıcı olmadığını söylemeye gerek yok sanırım. Ama ne
fark eder sonuçta Semih alacağı paraya bakar.
Benim için Semih
demek Sevilla maçında ki son dakika golü demektir. Onun resmi bu:
Ancak tüm Türkiye
için sanırım Semih demek Hırvatistan demektir. 120+2 demektir :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder