İSPANYA – PORTEKİZ
Yarı finallerin ilk maçı son iki büyük turnuvanın şampiyonu İspanya
ile turnuvada beklentileri büyük ölçüde karşılayan Portekiz arasında. İspanya
maçlarını izlerken gerek Del Bosque’nin anlamsız değişiklikleri gerekse
oyuncuların şut çekmek yerine pas yapmayı tercih etmeleri biraz futbolcuların
tokluğuna bağlıyorum. Forvetlerinde ki boşluğu da hesaba katarsak gol sıkıntılarını
anlamak mümkün. Çeyrek finalde Fransa önünde de maçın 80 dakikasında baskın
oynamalarına rağmen maçı ancak 88’de attıkları penaltı golü ile çözebildiler.
Bu kadar az golle buralara gelmeleri iyi aslında ve de finale oldukça yakınlar.
Portekiz ise giderek yükselen form grafiğine rağmen eli yüzü düzgün bir rakiple
oynayıp da kazanarak gelmediler bu noktaya. İlk turda ölüm grubu denilen yerde
Hollanda’ya karşı alınan bir galibiyet var o kadar diğerleri hep nispeten zayıf
takımlar. Çeyrek finalde de ısıracak dişi olmayan bir rakiple oynadılar.
Turnuva öncesi İspanya ile yarı final oynayacaksınız deseler herhalde herkes
kabul ederdi. Ancak turnuva onlar için burada bitiyor gibi. Yine de Ronaldo
karşısında takım arkadaşı Arbeloa’yı görünce yine coşar mı bilemiyorum.
Bireysel olarak bakmak gerekirse İspanya Nani ve Ronaldo hariç ( belki stoper
Pepe’de dahil) her alanda üstünler. İstedikleri zaman rakibe top dahi
göstermiyorlar. Ronaldo son Barça maçından sonra yine benzer bir savunma
taktiğine karşı oynayacak. Neler yapacağını görmek lazım. Muhtemel bir İspanya
Almanya finalinin ilk ayağında sorun çıkmaz gibi. İspanyollar şimdiden finale
yer ayırtsınlar.
ALMANYA – İTALYA
Çeyrek finaller arasında en çekişmeli maç hiç şüphesiz
turnuvanın penaltılara kalan tek maçı da olan İngiltere İtalya maçıydı. Maç
içinde pek çok fırsattan yararlanamayan iki takım penaltıların adaletine boyun
eğmek durumunda kaldı. Balotelli ırkçı Terry ve Lescott ile çok iyi mücadele
etti zaman zaman üstünlük kurdu da ancak çok müsait iki pozisyondan
faydalanamadı. İngiltere ise en önemli pozisyonu sağ bekleri G.Jhonson ile
buldu. Altı pas denilen yerden müsait durumda zayıf bir şut çıkaran defans
oyuncusu topu kaleci Buffon’a teslim etti. Buffon demişken iki kalecinin de
hakkını vermek lazım çok iyi maç çıkardılar. Penaltıcıları daha iyi olan İtalya
turu atlayan taraf oldu. Azgın ve şımarık İngilizler bir kez daha evlerine
boyunları bükük döndüler. Maçın İngilizler adına en büyük hayal kırıklığı
Rooney oldu. Maç boyu etkisiz olan domuz Rooney son dakikada Caroll’un
indirdiği topa altı pas üstünden röveşata deneyince o kalın vücudunu topun
altına sokamadı ve topu tribünlere yolladı. İtalyanlar ise maestro A.Pirlo
önderliğinde harika bir top oynadılar. Hele ki penaltı atışlarında takım
arkadaşı bir önceki penaltıyı kaçırmışken kullandığı Panenka penaltısı diye tabir
edilen Türkiye’de bir dönem Nouma’nın kullandığı şekilde aşırtma bir vuruş ile
attığı penaltı olağanüstüydü. Çok riskli bir vuruş olan bu stili atarsan efsane
olursun Zidane gibi kaçırırsan rezil olursun Ribery gibi. Aşağıda ki linkten
her ikisine de ulaşabilirsiniz. Almanya ise turnuvanın tek futbol oynamayan
takımı Yunanistan’ı etkili bir oyunla geçerken hem as oyuncularını oynatmadı.
Podolski, Gomes gibi hem de rakiplerine attığı 4 güzel golle gözdağı verdi.
Eşleşmeye gelince Almanlar disiplinli ve her mevki de alternatifli oyuncu
sayısı ile avantajlı görüyorum. Orta saha ve kanatlardan çok etkili olan İtalya
karşısında oyunun her alanında açık kollayan Almanya maçı çok keyifli bir maç
olacak. Maçın adamı olmaya en yakın isim çeyrek final maçında olduğu gibi Mesut
Özil İtalya da ise bu isim Pirlo.
Çeyrek final maçlarında öne çıkan isimler şöyle oldu:
Yunanistan’da tek başına hücum etmeye çalışan 1 gol ve 1 asist ile oynayan
Salpingidis, Almanya adına ise gol atmamasına rağmen etkili oyunu ile maçın adamı
seçilen Mesut Özil. Çeklerden kaleci P.Cehc ve turu Portekiz’e götüren tek
golün sahibi Ronaldo. İspanya’dan attığı sürpriz 2 golle X.Alonso, Fransa’dan
kimse yoktu. Dün ki İngiltere takımından Terry ve ilerleyen yaşına rağmen
S.Gerard, İtalya’da ise isimler daha fazla A.Pirlo, kaleci Buffon, sağ tarafta
penaltı kaçırmasına rağmen Montolivio ve bence maçın gizli kahramanı D. De
Rossi.
Hayal kırıklıkları ise; Yunanistan’ın yediği 3. Golde çok
büyük katkısı olan kalecisi Sifakis, Yunan hocası, Almanya adına pek çok
fırsattan yararlanamayan Schürrle, Çeklerden Baros dahil bütün hücum hattı, Portekiz’den
H.Postiga sakatlanana kadar çok etkisizdi. Ve de Nani gününde değildi. İspanya
adına İniesta kendisinin koyduğu çıtanın çok altındaydı. Fransa için ise turnuvanın
başından beri berbat oynayan K.Benzama ve takımın çok şeyler beklediği ancak
olumlu hareketi nerdeyse hiç olmayan Ribery, ve de benim çok umutlu olduğum
ancak çok zayıf kalan Fransa hocası Laurent Blanc, İngiltere’nin
domuzu Rooney ve İtalya adına Balotelli Cassano ile birlikte etkili olmaktan
uzak ve hayal kırıklığıydı.
Ribery’nin penaltı rezilliği kalede Lehmann
var.
Bu da Zidane’nın Panenka’sı hem Dünya kupası yarı finalinde
http://www.youtube.com/watch?v=CVTisZ9nLPI
Bu da akşam ki Pirlo
www.timsah.comPirlodan-muhtesem-penaltinTV0QIGkOxF
Bu da akşam ki Pirlo
www.timsah.comPirlodan-muhtesem-penaltinTV0QIGkOxF
iyi seyirler…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder