En son ne zaman yayın
yaptım hatırlamıyorum bile. Ama bunun için çok haklı gerekçelerim vardı. Bir kere
artık futbol ortamından çok ama çok sıkıldım. Fenerbahçe’nin yönetimsel
sorunları ve diğer Türk takımlarının beni cezbetmemesi üzerine şimdilik sadece
maçları "fırsat bulursam" takip etme gereği duyuyorum. Aslına bakarsanız
İngiltere Premier ligini takip etmek daha cazip geliyor. Özellikle de evimde
şifresiz bir şekilde rahatlıkla izleyebildiğim için, ayrıca futbol kalitesi de Türkiye ligine kıyasla çok daha tatmin edici.
Her neyse asıl
konumuza dönersek asıl ilgi alanıma giren Fenerbahçe’nin basketbol şubesi. Avrupa ligi maçlarına bugün evinde Almanya’nın şampiyonu Bamberg’i konuk ederek
başlıyor. Geçen sene alamadığımız bir ribaunt yüzünden kaybettiğimiz kupayı
almak için bu sene her şey hazır. Tek korkum takımda ki doymuşluk hissi
olabilir. Geçen sene binbir telaşla geçen ilk tur maçları hatta play off maçları dahi artık sıradan geliyor. Keşke sezona doğrudan 4’lü final ile başlayabilsek. Sahi bu sene
Final Four’da İstanbul’a alınınca kupayı almak için bundan iyi bir sezon
bulunamazdı.
Geçen sene ki
kadrodan sadece Rciky Hickman ayrıldı, yerine ise İtalya liginin Mvp’si seçilen
Nunnaly ve 4. uzun olarak geçen sene A.Efes'te süre alamayan Lübnan'lı Ahmet DÜVERİOĞLU geldi. Genel anlamda hazırlık maçları ve A.Efes ile oynanan kupa
maçında görüldü ki Nunnaly skorer özelliğini göstermesi için zamana ihtiyacı var ancak
savunma yapmaktan imtina etmeyen bir isim, zamanla kadroda asli bir yeri olacaktır. Ama asıl katkı
ise yönetimin takımı bozmadan koruması oldu.
Gerçekten inanılmaz bir koçumuz var. Ve o takımın başında oldukça belli bir seviyenin altına düşmeyiz. Bu seviyede en az ilk 8 içinde yer almaktır. Ancak bu sene geçen seneye göre hem Avrupa’da hem de Türkiye liginde daha dişli rakipler var. Özellikle Daçka, Doğuş grubunun desteğiyle öyle bir yatırım yaptı ki bütçe olarak CSKA ile yarışır hale geldiler. Ve bu bütçenin neticesinde ne hazırlık ne de resmi hiçbir maçı kaybetmediler. Son olarak da dün akşam Kızılyıldız deplasmanında 12 sayıdan geldiler ki bu o kadar da kolay iş değil.
Gerçekten inanılmaz bir koçumuz var. Ve o takımın başında oldukça belli bir seviyenin altına düşmeyiz. Bu seviyede en az ilk 8 içinde yer almaktır. Ancak bu sene geçen seneye göre hem Avrupa’da hem de Türkiye liginde daha dişli rakipler var. Özellikle Daçka, Doğuş grubunun desteğiyle öyle bir yatırım yaptı ki bütçe olarak CSKA ile yarışır hale geldiler. Ve bu bütçenin neticesinde ne hazırlık ne de resmi hiçbir maçı kaybetmediler. Son olarak da dün akşam Kızılyıldız deplasmanında 12 sayıdan geldiler ki bu o kadar da kolay iş değil.
Diğer rakibimiz
A.Efes ise sezon öncesi kupa maçında henüz istenen seviyede olmadığını
gösterdi. İlk Avrupa maçlarını bu akşam geçen sene Laboral ismini taşıyan bu
sene Baskonia gibi saçma bir isim bulan takımla karşılaşacaklar. Takımın başında Laboral'i Final Four'a çıkaran Peresovic var. Son 4 içinde
olmalarını beklemiyorum ama ilk 8’de olmaları muhtemel.
Son temsilcimiz
G.Saray ise geçen senenin üstünde bir kadro kurmalarına ve ortalama üstü bir
koçları olmasına karşın hala Efes’in seviyesinde bile değiller kaldı ki Efes
Avrupa liginin vasat takımlarındandır. Dün oynanan Cska maçıyla sezonu kötü
açtılar ancak bir ölçü kabul etmek yanlış olur. Rakip çok güçlü ve sezonun
henüz başı. Yine de evinde ki ilk maçta 106 sayı yemek ilerisi için umutlu
olmamayı öğretiyor.
Avrupa liginin yeni statüsünden devam edersek, geçen sene 2 grupta 8’er takımla oynanan ikinci tur maçları bu
sene tek grupta 16 takımla oynanacak. Yani her takım en az 30 maç oynayacak ki
bu oldukça uzun bir lig maratonu demek. Ama ilk maç ile son maç arasında ki
değerin aynı olması güzel maçlar izlemeye doyamayacağız anlamına geliyordu ki
maalesef yayıncı kuruluşun bu sene değiştiğini öğrendik. Digitürk’ün sahibinin
değişmesiyle artık Ntvspor’dan değil Trtspor’un berbat yayıncı kadrosuyla
maçları izlemek zorunda kalacağız. Haftada 1 maçı yayınlayacak TRT aynı zamanda
Final Four’u da yayınlayacağını taahhüt etti. 20 TL gibi bir bedel olsa hiç
gözümü kırpmadan lig tv alırdım. Ama maalesef en az 40 lira civarında bir bedel
istiyor ki akıl karı değil benim için.
İdeal 5’imiz Boby –
Bogdanovic – Gigi – Vesely – Udoh olarak gözüküyor ancak bu kadroya benchten
çok büyük destek geliyor. Sloukas – Nunanly – Kalinic – Antic – Ahmet ile
desteklenecekler. Kaptan Melih’i saymaya fırsat bile bulamadım ki geçen sene
beklenenin üstünde katkı verdiğini söylemek gerek.
İnşaAllah bu uzun sezon güzel ve 3 kupalı biter. Avrupa ligini
almak bu takımın boynunun borcu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder