Maçın öncesinde kafamda
ki skor 2-0'dı. Bunu söylerken çok üstün bir oyunla değil skora aldıktan sonra
kapanan bir Fenerbahçe ardından duran top veya kontradan gelen bir gol hayal
etmiştim. Ancak dün maç başladıktan hemen sonra gelen golle maç başka bir hal
aldı. Skoru bulmasına karşın geri çekilmeyen F.Bahçe ligin kalan kısmının
haricinde kalesinde tehlike gördü ancak kendisi de ligin kalanında ki kıyaslara
göre çok fazla pozisyon buldu. Buna karşın iki takımda başkaca bir skor
üretememesinde büyük pay fırsat yakalayan isimlerin bitiricilikten uzak
olmaları oldu.
Maça son haftaların
tartışılan ismi Nani'ye kement atıp sahaya geçen sene ki BJK deplasmanında
galibiyetinin mimarlarından Alper'i sürdü ki, ligin bizim açımızdan en iyi
dönemlerinde ileri uçta Nani ile Alper forma giyiyordu. Alper öyle hırslı ve
atak başladı ki İsmail maç boyunca ne hücumda ne de savunmada yeterince katkı
veremedi. Volkan ŞEN ise bir kaç haftadır zaten formda bir görüntü çiziyordu
ancak bu maç onun zirve maçıydı diyebilirim. Yorgunluktan sakatlanıp çıkana
kadar maç boyu çalıştı. Gol attı, pek çok kez rakibi tehdit etti. Attığı golü bundan yıllar önce Mustafa DENİZLİ Fenerbahçe'yi çalıştırırken kupa yarı finalinde Galatasaray'a Jhonson atmıştı. Revivo'nun ortasında arkada kalan Jhonson güzel bir kafa golü atmıştı. Maç 4-4 bitmiş penaltılarla turu geçmiştik.
Gelelim forvette ki
RVP, FERNANDAO tercihine, hep şunu savunmuşumdur. Fiziki durumu ne olursa olsun
forma her zaman RVP'NİN dir. Nitekim üst üste maçlar oynamaya başlayan RVP'NİN
dün ki maçta ne kadar hareketli ve etkili olduğunu biraz olsun gördük ki bunlar
henüz başlangıç oynadıkça çok daha iyi seviyeye gelecektir.
İlk yarıda tempo o
kadar yüksekti ki biran olsun dinlenme fırsatı bulamadık. Volkan'ın karşı
karşıya kaçırdığı gole henüz üzülemeden Qeresma'nın karşı karşıya kaçırdığı
gole sevinirken buldum kendimi. Tempodan şikayet edilen ligimiz için
ortalamanın çok üstünde bir ilk yarı izledik.
İkinci yarıda biraz
daha sakin bir takım olduk ancak bu kez BJK pozisyonlar bulmaya ve yüklenmeye
başladı ki maçın yıldızı Pereira çok doğru iki değişiklik ile önce Diego'nun
yerine Ozan TUFAN'ı aynı anda da yorulan ve top saklamakta zorlanan Alper'in
yerine de Nani'yi sahaya sürdü. Alper'in çıkarken gösterdiği tepki oynamayı ne
kadar istediğini gösterse de kendisine böyle önemli maçta forma veren hocasına
ayıp etmiş oldu.
Ozan sanki biraz kilo
almış gibi geldi. Yine de oyuna girdikten sonra Topal ve De Souza'ya destek
olması önemliydi. Volkan'ın da sakatlanıp kart riski ile oynayan Caner'in öne
geçip Hasan Ali'nin beke geçmesi takımı toparlasa da asıl fişi çeken Ozan'ın
presi ve sonrasında gelen Nani golü oldu.
Uzun süre sonra ilk
kez bir teknik adamın bu kadar büyük bir maça bu denli etki edişini gördüm.
V.Pereira'nın oyununu sadece RVP'Yİ oynatmaması üzerinden eleştirirdim o
durumda şimdilik rafa kalkmış gözüktüğünden beğendiğimi dile getirmekte bir
sakınca yok. Kenarda ki heyecanı Aykut hocanın tam zıttı da olsa o günlere ait
özlemlerimiz bitecek gibi duruyor.
Hala ligin favorisi
ve avantajlı taraf BJK ancak bu maçta ki galibiyet takımı biraz daha ileriye
götürebilir. Önümüzde gerçekten çok ağır bir takvim var. Perşembe Amed ile
başlayan süreç Galatasaray maçına dek sürüyor ki arada Braga maçları da
oynanacak.
Güzel bir
hikaye anlatıyorlar bize inşaallah sonu mutlu biter.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder