Ben takımların
kalitesinin başlarında ki hocaya bağlı olduğunu düşünürüm. Atletico Madrid'in
Simeone öncesi ve sonrasında ki görüntüsü buna en iyi örnektir. Yani senin iyi
bir kadronda olsa kötü bir kadronda olsa seviyeni belirleyen başında ki hocanın
yeteneği ile alakalıdır.
Dün akşam sahada o
kadar isteksiz bir takım vardı ki. Fatih TERİM'i ve tavırlarını sevmeyen ben
bile kenarda Terim olsaydı dedim. Mancini devre arasında geldi takıma istediği
gibi müdahale edememiş olabilir ancak takıma bunca zamandır bir karakter
kazandıramadığı da muhakkak.
Yapılan yanlış
transferlerden bahsetmeye kalsak konu çok uzar ama ne ligde ne de Avrupa'da
forma şansı bulamayan Hajrovic niye transfer edildi. Selçuk gibi takıma seviye
atlatabilecek bir isim niye bu kadar etkisiz oynuyor. Daha da vahimi Mancini
niye bu kadar umursamaz bir görüntü veriyor.
İtalya Milli
takımının başına geçme hayalleri kuran Mancini için bu kadar mı önemsiz bir lig
burası.
Ünal AYSAL takımın başına Mancini'yi getirirken sanırım Avrupa'da daha
ilerileri hedefliyordu ancak Mancini'nin ilk kez bu seviyede görev aldığını
unutmamak lazım. İtalya liginde 3 İngiltere liginde 1 şampiyonluğu bulunan
Mancini uluslararası arenada o kadar da tecrübeli bir isim sayılmaz.
Dün oynanan oyunun
baş sorumlusu Mancini'dir ama Karabük maçında Drogba'yı alıp Ceyhun'u sahaya
süren dün sahada hücum anlamında neredeyse tek başına çabalayan Burak'ı alan
maçı evde benimle birlikte izler gibi izleyen Mancini'den de büyük bir
beklentiye girmemek gerek.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder